Şiddetli ağrı ve kanama ile seyreden anal fissür için botoks ve modern cerrahi yöntemler.
Anal fissür, makatın iç yüzeyinde meydana gelen yırtıklardır. Genellikle kabızlık, sert dışkılama veya uzun süreli ishal sonrası ortaya çıkar. Şiddetli ağrı, az miktarda kanama ve tuvaletten kaçınmaya yol açabilir. Ağrı ve sızı, büyük abdestten sonra da devam edebilir. Tedavi edilmezse kronikleşebilir ve yaşam kalitesini ciddi şekilde bozabilir. Hemoroidlerle birlikte olabildiği gibi tek başına da olabilir. Kronikleşir, müzminleşir ve bazen ortasından iç ağız oluşarak perianal apse ve fistüllere sebep olabilir. Özellikle bağışıklığı düşük şeker ve kanser hastalarında, radyoterapi alan hastalarda hayati tehlikeye sokabilecek septik sonuçlara neden olabilir.
• Tuvalet sırasında ve sonrasında şiddetli ağrı
• Tuvalet kağıdında veya dışkıda parlak (cizgi seklinde) kırmızı kan
• Anüste yanma ve kaşıntı
• Kronikleştiğinde dışkılamadan korkma ve kabızlığın artması
• Kabızlığa eşlik edebileceği gibi, ishal hâline de eşlik edebilir.
• Kronik kabızlık ve sert dışkılama
• Uzun süren ishal
• Doğum sonrası travmalar
• Anal bölge kaslarının aşırı kasılması (hipertoni / anal spazm)
• Önceden geçirilmiş anal cerrahiler, darliklar
• Hemoroidal hastaliklar
Anüs kasına küçük dozlarda botulinum toksini enjekte edilerek kas spazmı gevşetilir. Çatlağın iyileşmesi için uygun ortam oluşturur. Genellikle poliklinik koşullarında, anesteziye gerek olmadan uygulanabilir.
Hasarlı çatlak bölgesi cerrahi olarak çıkarılır ve yan taraftan alınan sağlıklı doku ile bölge kapatılır. Kronik fissürlerde ve sık tekrarlayan vakalarda tercih edilir.
Anüs iç kasının küçük bir kısmı cerrahi olarak kesilerek kas basıncı azaltılır. En kalıcı ve en sık uygulanan tedavi yöntemidir. İyileşme süreci hızlıdır. Son 10 yildir modern tekniklerin gelismesiyle daha az tercih edilmektedir.
Tekrarlayan, tedaviye dirençli veya enfekte olmuş fissürlerde daha ileri cerrahi yaklaşımlar uygulanır.
Botoks uygulamasında iyileşme birkaç hafta içinde olur. Cerrahi yöntemlerde genellikle 2–3 hafta içinde günlük yaşama dönüş mümkündür. Hafif kanama, ağrı veya geçici gaz/dışkı kaçırma görülebilir, ancak komplikasyon oranları modern tekniklerle oldukça düşüktür.